Ablamlar ilik içeren bütün kemikleri bana verdiler çocuklara kaynatmam için.Ben de bu konuda bir hünerliyimdir sormayın gitsin.Etle pek aram yoktur.Ciğer,dalak,kokoreç,işkembe ve bilimum sakatatları ağzıma sürmem.Et,balık ve tavuk üçlüsünü de 40 yıl görmesem aramam.Anlıyacağınız vejeteryanlığı oldukça yatkınım aslında.Babam da tavuk hiç yemez mesela.Çocukken babam yemiyor diye bende yemezdim.Güzel birşey olsa babam yer dermişim.Tavuk yemeye üniversitede başladım.İstanbul dışı,ne pişerse onu yemek zorundasın.Millet ne yiyorsa onu yiyecen arkadaş ya da aç kalacan.Nazlanacak kimse yok.Valla taşı koysalar yersin o derece yani.Çocukluğumdan beri her et yiyişimde o hayvanın canlı hali gelir gözümün önüne ve içim bir tuhaf olur.Of ya yine koptum konudan.İşte eve gelince kaldıkmı kemiklerle başbaşa.Onlar bana bakıyor ben onlara.Öğüre.böğüre soktum düdüklüye.Ya aslında ablam pişiripte yollayacaktı ama bayramda malum karşıya geçmek şehirlerarası seyahat etmek gibi.Ben zaten pimpirikliyim bozulur falan ziyan olur dedim.Valla çocuklarımın hatrına yaptım yoksa hiçbir kuvvet bana bunu yaptıramazdı.Geçen sene de vermişlerdi ben onu pek becerememiştim.Dupduru olmuştu.Erdem ameliyat olduğunda en son ablam bizde yapmıştı da öğrendim nasıl pişirileceğini.
Efendim tarife gelince;bolca ilik içeren kemikler tencereye sokulur.İçerisine bolca soğan,sarımsak, Allah ne verdiyse evde olan bütün sebzeler atılır ve saatlarce ama saatlerce kaynatılır.Çok koyu bir kıvam elde edilmeli.Sonra kemiklerin içindeki ilikler de bir bıçak yardımıyla çıkarılır sonra süzülüp ya buz kalıplarına ya da benim yaptığım gibi kağıt bardaklar konulup dondurulur.Afiyetle kuzucuklara içirilir.
Ha bu arada kemik suyu hakkında da bir sürü keşmekeş var.Yok efendim faydalımı değil mi?Valla ben onu bunu bilmem büyükler söylüyorsa vardır bir bildikleri.Çokta kurcalamamak lazım.Zararı yok nasılsa.Dayayın gitsin yavrucaklara...
Bunlar da donmuş halleri...